Kategori: Köşe Yazılarım

  • Duyduk duymadık demeyin, doktorlar çok para kazanıyor!

    Duyduk duymadık demeyin, doktorlar çok para kazanıyor!

    Benim naçizane bir itirazım var. Ne mi? Buyrun anlatayım… xxx Nöbet sonrası evin anahtarını, kapının arkasında unuttunuz diyelim, çilingir’e kapı açtırmanın bedeli 20 TL!

  • Hekimlik Nereye Gidiyor?

    Hekimlik Nereye Gidiyor?

    Değişen dünya ve gelişen teknoloji, hekimlik pratiğini de kökten etkilemiş durumda. Batı anadolu topraklarında, “asklepion” adı verilen tababet merkezlerinde başlayan “telkin” temelli hekimlikten günümüzde eser yok. Cepte taşınan ultrasonla ya da çoğu kez dokunmadan yapılan ve hastayı “meta1” haline getiren hekimlik pratiğinden de hastalar ne kadar memnun o da ayrı mesele.  Asklepion’dan bahsetmişken hatırlatmakta fayda…

  • Sussam gönül razı değil, söylesem belki tesiri olur!

    Sussam gönül razı değil, söylesem belki tesiri olur!

    Hastanelerde, bir anlamda küçük köyler de yaşıyoruz… Çoğu zaman, dinlenmediğimiz, aldırış edilmediğimiz yöneticilerin ya da idarecilerin hegamonyasındayız…  İyileri tenzih ediyorum ama oturduğu koltuğu dolduramayanlar da az değil! Bunlar buralara geçen yıllar içinde nasıl geldi, sormuyorum, farkındasınızdır (!) xxx

  • Kaç gönüle girdim?

    Kaç gönüle girdim?

    Aylardan mart, günlerden şubat; soğuk yani… Akşam olmuş, Vizit yapıyoruz… Bir anlamda biz de dükkanı kapatıyoruz.

  • Bu sefer okunmasın diye yazdım

    Bu sefer okunmasın diye yazdım

    Hayatın en hüzünlü anı, Mevsimine kapıldığın hekimliğin, Polikliniğinde açabilecek bir çiçek olmadığını anladığın andır, Bırak gitsin, bırak git… xxx Bırakıp gidelim mi? Kalalım mı yoksa? Bilmiyoruz, bilemiyoruz ne yapalım. Hergün değişen şartlar, kanunlar, yönetmelikler, genelgeler… Tam da hekim olunacak zamanı bulmuşuz bence. Artık bizden iyi yönetmelik okuyan yok memlekette.